Hayat yolunda ilerlerken hepimiz farklı yaralar alıyoruz. Bedenimiz sakatlanıyor, ruhumuz zedeleniyor ve aklımız allak bullak oluyor. Kimi zaman, o yaraların derinliklerinde hapsolup kalıyoruz. Krawsoft’un deyimiyle yoga terapi, bizi o derinliklerden kurtaran bir ‘cankurtaran sandalı’... Bedeniniz ise incinen, hareketleri size göre adapte ediyor. Duruşa girmek için bedeni zorlamak yerine, “Ne ise O” prensibi ile işlemeye devam ediyoruz. Çünkü önemli olan o duruşun bedene şifası ne olacak, belki daha az eğilip bükülecek, belki dışardan bakıldığında duruşlar çok kolay görünecek, hiç önemi yok. Çünkü dışardan o gayet basit görünen duruşları, nefesle bütünleştirince, içerde olan
dönüşüm çok kuvvetli aslında.
Zihniniz karışıyor ve ona göre bir akışa hazırlanıyor… İşte bu yüzden yoga terapide ilk adım gözlemdir. Yogayı yapan kişide o sırada neler olup bitiyor? Hangi davranış kalıpları onu bu noktaya taşıdı? Ve o kalıpların yerini hangi yeni ve tazeleyici alışkanlıklar alabilir? İşte yoga terapi eğitmeni bu soruların peşinden gider. Bulduğu yanıtlar, kişiye özel
çözümler sunar. Yoga terapide esas olan, kişinin acı çekmesini önlemektir. Bu işin kökeni çok eskilere dayanmaktadır. Ayurveda gibi eski Vedik kaynaklardan beslenmektedir.
Yoga terapi kapsamlı bir eğitim almayı, fazlaca araştırma yapmayı, kendini sürekli geliştirmeyi ve bilmediğimiz konularda bilenlere sormayı, fazlasıyla hak ediyor. Yoga terapi yapısal, fizyolojik ve psiko-duygusal yaşama denge getirmeyi araştırıyor. Bütün beden dengeye gelmeye başladığında, kalple bağlantı kurmaya başlayarak, yaşamı bizim için değerli kılan en derindeki şeyi ortaya çıkarmaya başlıyoruz.
Herhangi bir sağlık problemi olmayan kişilerce yoga rahatlıkla uygulanabilir. Ancak, herhangi bir rahatsızlığı olan
kişilerin, rahatsızlıklara ve hastalıklara yoga ile güvenli ve etkili bir şekilde yaklaşabilmelerini sağlayan özel olarak hazırlanmış sistem yoga terapidir. Yoga terapi bireysel ihtiyaca göre, geleneksel yoga uygulaması ve modern tıbbın birleştirilerek uygulandığı sistemdir.
Dünya Sağlık Örgütü sağlığı, “sadece hastalıklardan ve mikroplardan korunma değil, bir bütün olarak fiziki, ruhi ve
sosyal açıdan iyi olma hali” olarak açıklar. Sağlımızı korumak veya düzeltmek için yoga ne önerir? Yoga kişiyi farklı seviyelerde inceler. Kişi fiziksel bedenden oluşmuştur ve fiziksel bedenin mutlu olması onun sağlığına bağlıdır, bunun için duruş dediğimiz asanaları uygularız. Ancak kişi sadece bedenden ibaret değildir, öyle olsa bir ölüden farkımızın olmaması gerekirdi. Bu durumda bir aracın yakıtı gibi, bizim aracımız olan bedenin yakıtı enerjinin de verimli olması gerekir ki, bunun için pranayama çalışmaları yaparız. Ancak kişinin sağlıklı olması için bunlar da yeterli değildir. Bir aracın amacı bir yerden başka bir yere ulaştırmaksa, araç ve yakıtın dışında, bir de sürücüye ihtiyaç vardır ki, bu
da bizim akıl seviyemize denktir. Ve bu seviyenin sağlığı için meditasyon ve yoga felsefesinde derinleşmek önerilir.
Bir çok bel problemi ve bel ağrısı yanlış duruşa, modern beslenme alışkanlığına (ayakta yemek yeme), ağrıyı ihmal
etmeye, spor alışkanlığının olmamasına, gerilime, strese ve aşırı kilo almaya bağlıdır. Yaşlandıkça ve bel ağrıları
tekrarladıkça, kaslarda spazma neden olur ve kaslar elastisitelerini kaybeder. Yaşla birlikte ortaya çıkan bel ağrılarının bir diğer nedeni de, osteoporozis (kemik erimesi) olabilir. Bu durum kasları uyarır ve spazma neden olur ya
da sinirlere bası yaparak ağrıya neden olur.
Yogada omurga bölgesine çok önem verilir. Bunun nedeni yoga felsefesinde kabul edilen ana enerji kanalı ‘Sushumna Nadi’nin, bu kanal boyunca uzanıyor olmasıdır, ki bu santral sinir sistemi ile eş anlamlıdır. Enerji kanal
boyunca iki yönlü hareket eder, ancak genellikle ‘Mooladhara Chakra’dan yani kuyruk sokumundan, ‘Sahasrara
Chakra’ya yani başa doğru hareket eder. Bu sayede enerji bedenin tüm parçalarına değişik nadi ve sinirlerce taşınır.
Otururken, ayakta ya da yürürken doğru duruş biçimi önemlidir. Omurgamızın doğru şekilde kalması için birçok
Yoga Asanaları (duruş biçimleri) vardır. Yogada önemli bir deyiş vardır “Omurgan ne kadar esnekse, sen de o kadar gençsin” bu nedenle her zaman omurgamızı esnek tutmaya çalışmalıyız. Düzenli yoga yaparak omurgamızdaki tüm sorunlardan kurtulma şansımız vardır.
Kalp Yogası’nın, tekrarlanan kalp krizleri, hipertansiyon ve koroner kalp hastalıkları gibi kardiyovasküler hastalıkları önlemek konusunda önemli bir rolü var. Kalp Yogası, beyinde endokrin faaliyetini kontrol eden hipotalamusu doğrudan etkiler ve kalp krizlerini önlemeye yardımcı olur. Tam bir yoga programı, egzersizler (asanalar), nefes kontrolü (pranayama), uyku kontrolü (yoga Nidra) ve zihin kontrolü (meditasyon) gibi egzersizlerden oluşur ki bunlar, kardiyak sağlığın temel taşlarıdır ve aynı zamanda da tüm dünyada kardiyologların hastalarına yogayı önermelerinin nedenidir. Yoganın tedavi yararları arasında, kalp sağlığını güçlendirmesi, tansiyonu düşürmesi, kronik stresi azaltması,
bağışıklık sistemini güçlendirmesi ve beyin fonksiyonlarını desteklemesi sayılabilir.
Kalp hastalığı, modern çağın ciddi ve yaygın bir sorunudur. Doğasında psikosomatik bir rahatsızlıktır. Uygunsuz yaşam tarzı, yanlış beslenme alışkanlıkları ve olumsuz düşünce kalıpları, kalp hastalıklarının tetiklenmesinde önemli rol oynar. Düşüncelerimiz, duygularımız ve hislerimiz, vücudumuzu ve zihnimizi etkiler. Olumsuz duygular, bütün vücutta kimyasal süreçler başlatır. Damar duvarlarında oluşacak herhangi bir iritasyon -kanda yüksek yağ oranı, sigara ve yüksek tansiyon gibi- kalp hastalıklarına yol açabilir. Meditasyon ve yoga sayesinde, zihinsel olarak rahatlamak, damar sklerozunun (kalbin iç duvarlarında yağ birikimi sonucu damar tıkanıklığı oluşumu) engellenmesinde büyük rol oynar. Kardiyovasküler sistem üzerinde doğrudan ve dolaylı olarak yaptığı çok çeşitli olumlu etkiler nedeniyle, yoga kalp sağlığında önemli rol oynamaktadır
Yoga terapi seansı Yoga dersinden farklı olarak, bir yoga terapi seansında, spesifik durumdaki birey veya grup için amaç değişir. Yoga terapist, danışanı dinleyerek, soru sorarak, gözlem yaparak ve dokunarak danışanını değerlendirdikten sonra, semptomların üstüne odaklanır ve bu semptomları rahatlatmak için yöntem belirlemeye başlar. Ağrı, yorgunluk veya uykusuzluk sorunu çeken kişilerle çalışmak gibi. Bunun yanı sıra, yoga terapistin görevi kendine daha fazla özen göstermesi için danışanını yüreklendirmektir. Yoga terapistin görevi yogik teknikleri öğretmekten daha çok, danışanına karşılaştığı durumla başa çıkması ve bağımsızlığını (fonksiyonelliğini) yeniden kazanması için yardımcı olmaktır. Bu nedenle, yoga terapistin görevi farklı bir odak noktası, farklı bir eğitim ve farklı bir yetenek gerektirir.
Öğrenciler katıldıkları sınıf ne olursa olsun, bu dersten genellikle çok fazla, hatta terapötik fayda bile görür. Bu yoganın terapötik potansiyelinden kaynaklanır. Ancak yoga dersi ve yoga terapi seansı birbiriyle karıştırılmamalıdır.
YAradaki fark çok az gibi görünse de yoga öğrencisi ve danışan kendisi için yoga eğitmeni veya yoga terapist araştırırken, amacını açıkça belirlemelidir. İster yoga eğitmeni ister yoga terapist olsun, yogayı meslek olarak seçmiş profesyonellerin çalışmasının amacı ve çerçevesi hakkında açık olması, aldığı eğitim ve olayları anlayıp kavrama konusunda dürüst olması ve kendi yetenekleri konusunda gerçekçi olması özellikle önemlidir. ”
Yoga sağlıklı kişilerin yaptığı uygulamaların bütününe verilen isim, yoga nihai hedef olarak aydınlanmayı ya da kişinin kendisini bilmesini, bunu başarmak için de bedensel, nefessel, akılsal, zihinsel ve ruhsal dengeye kavuşmasını hedefliyor. Böylece kişi kendisiyle ve çevresiyle uyumu yakalıyor. Günün sonunda ise kişi herhangi bir şeye bağlı olmaksızın mutlu olabilmeyi öğreniyor.
Herhangi bir akılsal veya fiziksel rahatsızlığı olan kişilerin ise bu faydayı alabilmeleri için öncelikle bu hastalık veya bozukluklardan kurtulmaları gerekiyor. Zira herhangi bir rahatsızlığınız varsa, daha yüce değerlere konsantre olmak pek mümkün değil. Yoga terapi burada devreye giriyor. Kanserden, diyabete, hipertansiyona, anksiyete ve depresif bozukluklardan, beslenme bozukluklarına, obeziteye veya omurga ve diz ağrısına dek, pek çok konuda rahatsızlığı olan kişiler, yoga terapi ile öncelikle tekrar sağlıklarını kazanabiliyorlar. Bu kişiler daha sonra devam etmek isterlerse sağlıklı erişkin yogası ile yaşam kalitelerini yüksek standartta sürdürebiliyorlar.
Yoga yapıp bu uygulamalardan fayda alamayan yok, düzenli gelemeyip en az fayda alan bedensel ve akılsal gevşeme ve rahatlama sağlıyor, düzenli gelenlerde ise hastalıkların kontrolünün arttığını veya gerileme olduğunu görüyoruz.
Derslerimize hem online hem de stüdyomuzda katılabilirsiniz. Haftalık ders programımızdan dersleri takip edebilirsiniz.